Psikoanalitik kurama göre insan doğuştan kötüdür. Çünkü "saldırganlık" ve "cinsellik" gibi yıkıcı iki güdünün hegomanyası altındadır. Özellikle bastırılmış duyguların merkezi olan "id" bu güdüleri içinde tutar. İnsan kişiliğinin zayıfladığı bir anda bu bastırılmış güdüler bir şekilde bilinç alanında olur ve kişinin davranışlarını ciddi bir şekilde tehdit eder. "Her zaman, her yerde" felsefesi ile hareket eden id, egoya baskı yapar ve ego bütünlüğünü sarsmaya çalışır. Haz ilkesi ile çalışan idin isteklerini ego, savunma mekanizmaları geliştirerek dengede tutmaya çalışır.
Yukarıdaki açıklama doğrultusunda aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşılabilir?
Psikoanalitik kurama göre insan doğuştan kötüdür. Çünkü "saldırganlık" ve "cinsellik" gibi yıkıcı iki güdünün hegomanyası altındadır. Özellikle bastırılmış duyguların merkezi olan "id" bu güdüleri içinde tutar. İnsan kişiliğinin zayıfladığı bir anda bu bastırılmış güdüler bir şekilde bilinç alanında olur ve kişinin davranışlarını ciddi bir şekilde tehdit eder. "Her zaman, her yerde" felsefesi ile hareket eden id, egoya baskı yapar ve ego bütünlüğünü sarsmaya çalışır. Haz ilkesi ile çalışan idin isteklerini ego, savunma mekanizmaları geliştirerek dengede tutmaya çalışır.
Yukarıdaki açıklama doğrultusunda aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşılabilir?
A) Ego, bir yandan ide, hizmet ederken, diğer yandan da superegoya hizmet ederek denge kurmaya çalışan kişiliğin mantık yönünü oluşturur.
B) İd, bilinç alanına yoğun öfkelenmeler, acılar, ateşli hastalıklar, aşırı alkol ve madde kullanımları sonucu ulaşır.
C) İdin, en tehlikeli durumu bilinç alanına ulaştığı zamandır ve kişinin normal seyrinin dengesi ile oynar.
D) İnsanlar "cinsellik ve saldırganlık" gibi iki yıkıcı güdünün etkisi ile dünyaya gelseler de yapılan öğrenme ve pekiştirmeler sonucu bu durumu olumluya çevirebilirler.
E) Ego, savunma mekanizmaları geliştirerek İdin felsefesini desteklemeye çalışır.
Doğru Cevap: Görüntülemek için tıklayınız.